9 Temmuz 2012 Pazartesi

Kahramanlar bazen iyidir evet.

Yıllar önce çok sevdiğim hocam diyivermişti, ben şaşırmıştım: "Deniz Gezmiş üniversitede kalsaydı, gençlik ateşinde kendini yakmasaydı, çok daha hayırlı olurdu".

Şaşırmıştım az oldu, daha çok kızmıştım. Kızgınlığımı saklamaya çalışarak "Ne yani kahramanlara ihtiyacımız yok mu?" gibisinden bir şey sormuştum. "Yok," demişti hocamız, "kahramanlara ihtiyacımız falan yok".

Bu sahne senelerce gözümün önünden gitmedi, binbir meselede aklıma geldi. Lakin giderek kahramanlara ve kahramanlığa inancım azaldı; kızdığım hocama hak verir oldum.

Ama bugün farklı.

Bugün Ahmet Şık'ın Pusu'sunu okuyunca aynı kızgınlık içimde yeniden korlandı. Evet Ahmet Şık bir kahraman, belki biraz zoraki bir kahraman ama iyi ki saklanmıyor, iyi ki barışmıyor, iyi ki öfkesinden korkmuyor, neticede iyi ki kahramanlık yapıyor. Hepimizin tanıklık ettiği, kendininse içine atıldığı Kafkaesk saçmalığa tüm tehditlere rağmen sadece saçmalığı göstererek değil, efelenerek de karşı duruyor.

Kahramanlık ona helal hoş olsun.


Hiç yorum yok: