23 Aralık 2008 Salı

Canan, sana kırmızı bir gül versem...

Canan, sana kırmızı bir gül versem, yanakların al al olsa...
Öylece kalsan, bir daha konuşmasan.
Fır fır etek giysen, hep çocuk kalsan.
Ya da hep pasta yapsan, hiç mutfaktan çıkmasan...
En eski hallerine dönsen hatta,
Örtülere dolansan, pencere kenarlarından utansan...
Sana bir kırmızı gül versem, yanakların al al olsa,
Koşup arka odalara saklansan,
Kalsan orda öyle, bir daha hiç çıkmasan...

(Cananların Conan olduğu memlekette neyin umuduyla yaşayalım, kimi kimi şikayete edelim, derdimize nasıl çare bulalım?)

Pascal, beni de diskoya götür.

http://www.milliyet.com.tr/Guncel/HaberDetay.aspx?aType=HaberDetay&Kategori=guncel&KategoriID=&ArticleID=1031045&Date=22.12.2008&b=Ermeni%20vatandasin%20yorumu&ver=14

Hiç yorum yok: