18 Mart 2010 Perşembe

Amerika VIII - Meksikalı davulcu.

Havaalanında oturduk beraber. İkimiz de fena halde uykusuzduk. Ama muhabbet baldan tatlıydı.

Çok yorulmuşsun dedim, gözlerinin etrafı halka halka. Yorgunluktan değil dedi, yaşlılıktan o halkalar. Boşver daha yakışıklı yapıyor seni dedim, kadınlar sever olgun adamları. Bir tanesi sevse yeter dedi, çoğula gerek yok.

Etrafa baktık. İnsanları seyrettik. Kahve içtik. Daha üç saat vardı uçağa. Kader bizi o küçük masada pek yorgun pek ölgün kıstırmıştı. Eee dedim Türkler benziyor Latin Amerikalılara di mi?

Doğrudur dedi, ama biz hep kaybetmişiz, hep tutsakmışız, siz hep bağımsız kalmışsınız. Vay be dedim, çılgın Türkler pek gururlanırlardı seni duysalar. Hakları dedi. Ses etmedim.

Octavia Paz dedim, büyük şair büyük entelektüel. Öyledir, dedi, ama hep kazananların yanında oldu, hep iktidarın peşindeydi. Emin misin dedim, Yalnızlık Dolambacı'nı yazan adamdan bahsediyoruz. Eminim, dedi, büyük entelektüel olmak düzgün adam olmayı gerektirmez.

Hugo Chavez'i seviyorum, dedi. En çok neyini seviyorsun dedim. En çok Obama'ya Eduardo Galeano'nun kitabını vermesini seviyorum, dedi.

Bak dedi. Üç sene evvel memleketimde seçim oldu. Seçim baştan aşağı hileydi. Mexico City günlerce gösterilerle inledi. Bizzat ben ordaydım, gözlerimle gördüm, her gün yüzbinlerce insan vardı. Ama bu namussuz televizyonlar bir an bile göstermediler.

İşte dedi, Latin Amerika'nın damarları hep açıktır, hep kanar, hep aynı şekilde. Ama artık bitecek, istediklerini alamayacaklar.

Anlıyorum dedim. Heyecanından içim titredi.

Okudun mu diye sordu?

Okumadım dedim. Ama en kısa zamanda okuyacağım.

Şimdi işte sözümü tutuyorum. Amerika'nın ortasında, yapılması en gerekli şeyi yapıyorum. Latin Amerika'nın Kesik Damarları'nı okuyorum.

3 yorum:

seyyarat dedi ki...

Çok da iyi yapıyorsun hem.
Obama okudu mu acaba? Okumuş olsa da bir şeyin değişmemesi değişim demeyeyim gerçi çokça da geçiyordu kitapta bunu Obama'nın görmemesi daha muhtemel sanki. Görmek de ne güzel kelime.

aglea dedi ki...

obama'ya rağmen, -coğrafik yer önemsiz- dünyanın herhangi bir yerindeki latin amerika damarları insanın içini titretiyor.

ben de okuyayım, en kısa zamanda.

Mehmet Hayri Zan dedi ki...

bu hafta galeano haftası. yıldırım türker bey de yazmış hakkında :)

http://www.radikal.com.tr/Default.aspx?aType=RadikalYazarYazisi&ArticleID=986718&Yazar=YILDIRIM TÜRKER&Date=20.03.2010&CategoryID=97