27 Haziran 2010 Pazar

Eslen, Pamukoğlu derken memlekete dönmek budur.

Akşam emekli asker Nejat Eslen'i, twitter güzeli Ahmet Hakan'ın programında seyrettim. Gayri nizami harp tekniklerini emekliliğe taşımış olan paşa, karşısındakinin psikolojisini bozmak için her taktiği uyguladı. Pis sırıtmalar, ani ses yükseltmeler, karşısındakinin sinirini bozunca "sakin olmayı öğrenmelisiniz"ler falan filan derken yine dönüp dolanıp aynı söz bulutuna vardık: Kürt sorunun ekonomik olduğu, terör bitmeden hiçbir halt olmayacağı, askerlerin Kürtleri pek çok sevdiği, dağa çıkan Kürtlerin kandırılmış beyni yıkanmış çocuklar olduğu, paşanın evine gündeliğe gelen Kürt kadının bile PKK'nın bitirilmesini paşadan talep ettiği...

Programdan sonra ekşi sözlüğe baktım kimdir bu adam diye. Çok bir şey yoktu, ama başka bir kahraman sözlük semalarından yükselmişti: Osman Pamukoğlu. Entari'ci arkadaşların ciddi bir kısmı, siyasete soyunan paşanın son günlerdeki televizyon performanslarından etkilenmişti. "Oylar Pamukoğlu'na" idi. Terörü bir tek o bitirebilirdi. Ne yanlış ne hayal ne şaka; sözlüğün havalı okumuş çocukları çözümü bulmuşlardı.

Böylece memlekete dönüşün ilk günü gerçekten memlekete döndüğümü, bu dönüşün pek hakiki olduğunu anladım.

Çimdiğe falan gerek yoktu, paşalar yeter de artardı.

5 yorum:

ligea dedi ki...

hoş geldin:)

seyyarat dedi ki...

Gözüm korkuyor Hayri.

Mehmet Hayri Zan dedi ki...

hoşbulduk ligea :)

korkmaz mı be seyyarat? benim de korkuyo valla. üç buçuk üç buçuk..

WENDA dedi ki...

tû bi xêr hatî hevalê Xeyrî...
diyerek açılım yapayım bende...
hoşgeldin.

Mehmet Hayri Zan dedi ki...

vay hoşbulduk wenda hevalım...