4 Eylül 2012 Salı

Akademisyenlerin çoğu.

''Ve onlar hiçbir zaman kendilerini düzeltmek için en küçük bir gereksinim bile duymadılar, tümü de onlarca yıl öncesinde kaldı ve bununla yetindiler. Ben kendimi düzeltmek için her şeyi alıp özümserken onlar bu yönde en ufak bir çaba göstermediler. Akademisyenlerin çoğunun akademik eğitimlerini bitirdiklerinde varoluşları için yeterli şeyi yaptıklarına inanmaları, bilgi ve deneyimlerini, karakterlerini geliştirmek için bir şey yapma zorunluluğunu duymamaları gibi, çünkü varoluşlarının doruk noktasına ulaştıklarına inanırlar, tıpkı tanıdığım doktorların büyük çoğunluğu gibi.''


(Thomas Bernhard'ın Yok Etme'sinden. Çev. Sezer Duru.)

2 yorum:

ligea dedi ki...

ah bernhard!
herkesin mukemmel oldugu ve herşeyi bildigi bir yere, gizlice roman okudugum ve kimseye görünmeyeyim diye erkenden gelerek çalışabildiğim bir kuruma da akademi deniyor.

Mehmet Hayri Zan dedi ki...

akademi, içinde ilerledikçe kişinin daha az okuduğu daha az düşündüğü yer. edebiyattan, sinemadan, ve kendilik üzerine kafa yorduran bilumum düşünme aracından uzaklaştıran 'ilim' kurumu.